Borderline kişilik bozukluğu tanısı sonrası her şey daha da karışık haldeydi. Ne hissettiğimi anlayamıyordum. Sevilmek için kendimi parçalarken, içimde bitmeyen bir boşluk vardı. İlişkilerde feda eden bendim, hep anlayan ve en kötüsü günün sonunda hep tükenen de bendim. Kendimden çok verici olmam, özgüven sorunlarımdan bir kaçış yoluydu bağımlılıklarım. O anlık sessizlik iyi geliyordu ama sonrası hep aynıydı.
Değişebilir miyim, toparlanabilir miyim bilmiyordum. Ama her seans beni kendime biraz daha yaklaştırdı. Sadece konuşmadık, bugünle aramdaki bağı da kurduk.
Kendimi anlatırken beni ilk defa biri gerçekten duydu. Ne eksik, ne fazla. Ne yargı, ne acıma. Gerçek, sade, samimi bir karşılaşma gibiydi her seans. Onur Bey'in ekibindeki psikiyatrist'de sürecime yardımcı oldu.Artık ilaç da kullanmıyorum.
Çok emek verdim, çok kırıldım ve artık nereye tutunacağımı her görüşmemizde daha iyi öğrendim. Kendime dönme yolculuğumun vakti gelmişti.Ben o yola Onur Bey’le çıktım. Ve iyi ki çıktım.